Hayran kaldım.Her şey aynı,yerli yerinde dururken hiçbir şeyin aynı olamamasına.
Yürümeden giden insanlara. Gitmediği halde burada olamayanlara da. Etrafta kalıcı huzur yok,etrafta kalıcı bir umutsuzluk. Şaşırdım tabi bunlara, eskisinden de şeffaf bir duvar ardından bakınca. Duvarlar her yerdeler diye,biraz da burası dört duvar diye,balkon aradım durdum. Bulunmuyor,deli misiniz insan öyle her aradığını nasıl bulsun? Bulsak hiçbirimiz bu halde olmayız. Birilerinin bu umutsuzluktan bağıra çağıra söz etmesi gerek artık. Öyle yaşlara geldik ki,sustuğumuz her şey göğsümüzde ciddi ağrılar yaratıyor. Öyle yerlerden geçtik ki,bizim gibi sandığımız herkes aslında duvarın yanılgısıymış. Bunlardan söz etmemiz lazım artık. Marketin promosyonundan değil, Alışveriş yaparken denk geldiğimiz eski sevgiliden değil, İzlediğimiz en güzel filmden,dinlediğimiz en iyi şarkıdan da değil, En güzel anılarımızı ya da en mutlu ifadelerimizi sermek zorunda değiliz her tanıştığımız insana artık. Dünyaya daha iyi bakıyor,ve dünyayı bu kez cidden görebiliyoruz. Birbirinin duygularına,kişiliklerine ve kendi kendilerine saygısını yitirmiş adamlara laf anlatmaya çalışıyoruz. Durum bu. Cinayet,hırsızlık. Durum acı. --Eğer bir gece,yazılmış her kitap ve çekilmiş her filmin iddiası gibi bir yıkım yaratmaktan,yanmaktan kaçmak uğruna yakmayı göze almaktan,korkarak arkasını dönmekten,kendisi olabilecek kadar yaşayabilmekten vazgeçememiş olsaydı adam, kadın onu hiçbir zaman terk etmeyecekti. Ama -geçti, vaz geçti. M.
0 Comments
Your comment will be posted after it is approved.
Leave a Reply. |
Melis Erdoğan
Bu blogta yer alan her yazı, içerikte aksi belirtilmedikçe (alıntı vb.) blog yazarına aittir. dontfinishanyht©Copyright Tüm Yazılar
February 2024
|