şehir en yorgun saatlerinde ve ben en yoğun metrobüste ayaktayım
yarın sabah nasıl bir boşlukta sessizliğimizle kavga ederiz onu düşünürken biraz placebo biraz karşımdaki çocuğun meraklı bakışları dikkatimi çekiyor nasıl bir döngü bu ileri geri oyalandığımız ? yeteri kadar bahşiş bırakamadığım mekanlardan çıkınca karmaşana attığım o adımlar beni sana ulaştırıyor mu yoksa sana zıt yöne mi gidiyorum bilinçsizce. nasıl bir döngü bu , -da ne tarafa döndüğümüzü anlayamıyorum. elbette çok çirkin taraflarımı susuyorum inmem gereken durağa yaklaştıkça yine aklıma içmem gereken biralara ödediğim hesap geliyor. buluşmamız gereken yerde bir de o gün maç olunca nasıl içmeyebilirdim ki? bağırıp çağırıyor etraftakiler benim yerime de ama farklı amaçlarda. ne fark eder ki diyorum, neye bağırdığını kimse duymaz sadece yükselmiş sesine kulak asar insanlar. şehrin çarpıklaşmış kesimlerinde, düğüm olmuş aile bağlarını kurguluyorum. şu karşı evin 3.katında hem mutfak hem salon lambası açık. demek ki kadının içi artık almıyor adamın sert laflarını. gidemiyor kadın ve bu yüzden mutfakta yemek yapar gibi yapıyor ama aslında altını yakmış tüm geleceğinin. bir insan mutfakta ağlamamalı diyorum. insan aslında hiç ağlamamalı.çünkü en çok o zaman imkansızlaşıyor her şeyin yoluna girmesi. gözlerinde zor bela duran yaşlar yolları bulanıklaştırdığında sapıyor insan doğrularından. yanlışlar doğuyor ağlarken. istemeden bilmeden vaz geçiyor ve parça parça kaybediyorsun kendinden. kadın da çocuklar eve gelmeden 45 dakika önce vaz geçiyor kendinden. 30.kez, 40.kez, 106.kez vaz geçiyor. keşke insan en kırgın olduğunda daha da kırılamasa. limit olsa yani. üzüntünün,kavga gürültünün, hatta sevmenin bir limiti olsa. ve ben içmediğim içkiye ödediğim hesaptan tut da dün bu saatlerde beni öldürdüğüne kadar her ayrıntıyı saatlerce aklımda tutamasam. her ayın 1'i , üzerimden atmam gereken boşlukların kesim tarihi olsa. ödemenin bir yolu bulunur sonra. M.
0 Comments
Your comment will be posted after it is approved.
Leave a Reply. |
Melis Erdoğan
Bu blogta yer alan her yazı, içerikte aksi belirtilmedikçe (alıntı vb.) blog yazarına aittir. dontfinishanyht©Copyright Tüm Yazılar
February 2024
|